PAVLUS
Millet meclisine göz dikip dedi: Ey kardeşler, ben bugüne kadar Allah önünde
bütün iyi vicdanla yaşadım.
2.
Ve başkâhin Hananya, yanında duranlara ağzına vurmalarını emretti.
3.
O zaman Pavlus ona dedi: Ey badanalı duvar, Allah seni vuracaktır! Sen bana
şeriat üzre hükmetmek için oturuyorsun da, şeriate aykırı olarak bana
vurulmasını mı emrediyorsun?
4.
Ve yanında duranlar: Allahın başkâhinine mi sövüyorsun? dediler.
5.
Pavlus da dedi: Kardeşler, başkâhin olduğunu bilmiyordum: çünkü: “Kavmının
reisi için kötü söylemiyeceksin,”* diye yazılmıştır.
6.
Ve onlardan bir takımı Sadukiler, ve diğer takımı Ferisiler olduğunu Pavlus
anlayınca, mecliste bağırdı: Kardeşler, ben Ferisi oğlu Ferisiyim; ben ölülerin
kıyamı ümidinden ötürü muhakeme olunuyorum.
7.
Bunu söylediği zaman, Ferisiler ile Sadukiler arasında bir çekişme oldu, ve
cemaat ikiye bölündü.
8.
Çünkü Sadukiler, kıyamet ve melek ile ruh yoktur, derler; fakat Ferisiler
ikisini de ikrar ederler.
9.
Büyük gürültü oldu; ve Ferisi fırkasının yazıcılarından bazıları kalkıp
çekişerek dediler: Biz bu adamda hiç bir kötülük bulmuyoruz; ve ona bir ruh
veya bir melek söyledi ise, ne olur?
10.
Ve büyük bir çekişme olunca, Pavlus onlar tarafından parçalanır diye binbaşı
korktu, askerlere insinler, ve onu ortalarından zorla kapıp kaleye götürsünler,
diye emretti.
*Çıkış
22:28.
11.
Ertesi gece Rab onun yanında durup dedi: Cesur ol, çünkü Yeruşalimde benim için
nasıl şehadet ettinse, Romada da sana öylece şehadet etmek gerek.
12.
Gündüz olunca, Yahudiler sözbirlik ettiler, ve Pavlusu öldürünciye kadar yemesinler
ve içmesinler diye kendilerini lânetle bağladılar.
13.
Ve bu andı edenler kırk kişiden ziyade idi.
14.
Bunlar başkâhinlere ve ihtiyarlara gelip dediler: Biz Pavlusu öldürmedikçe, bir
şey tatmıyacağız, diye kendimizi büyük lânetle bağladık.
15.
İmdi Pavlus hakkında olan şeyleri gûya daha gerçek olarak araştıracakmışsınız
gibi, onu size getirsin diye, Millet meclisi ile siz binbaşıya bildirin; biz de
yaklaşmadan önce onu öldürmeğe hazırız.
16.
Fakat Pavlusun kızkardeşi oğlu onların pusu kurduklarını işiterek geldi, ve
kaleye girip Pavlusa bildirdi.
17.
Pavlus da yüzbaşılardan birini yanına çağırıp dedi: Bu genci binbaşıya götür,
çünkü ona bildireceği şey var.
18.
İmdi onu aldı, binbaşıya götürüp dedi: Mahpus Pavlus beni yanına çağırdı, ve
sana söyliyecek bir şeyi olan bu genci senin yanına getirmemi istedi.
19.
Binbaşı da onun elinden tutarak bir kenara çekilip: Bana bildireceğin şey
nedir? diye sordu.
20.
Ve o dedi: Pavlus hakkında gûya daha gerçek olarak araştıracakmışsın gibi, onu
yarın Millet meclisine indirmeni Yahudiler senden rica etmek için sözbirlik
ettiler.
21.
İmdi sen onlara bakma; çünkü onlar arasında kırktan ziyade adam pusuda onu
bekliyorlar, ve onu öldürmedikçe yemesinler ve içmesinler diye kendilerini and
ile bağladılar; şimdi senden vait bekliyerek hazırdırlar.
22.
İmdi binbaşı: Bana bu şeyleri bildirdiğini kimseye söyleme, diye tenbih ederek
genci salıverdi.
23.
Ve yüzbaşılardan ikisini yanına çağırıp dedi: Kayseriyeye gitmek üzre gece saat
üçte iki yüz asker, yetmiş atlı ve iki yüz mızraklı hazırlayın;
24.
ve Pavlusu bindirip vali Felikse selâmetle götürmek için hayvanlar bulun.
25.
Ve şöyle bir mektup yazdı:
26.
Klavdius Lisias devletli vali Felikse selâm eder.
27.
Bu adam Yahudiler tarafından tutulup öldürülmek üzre iken, Romalı olduğunu
öğrenerek askerle yetişip onu kurtardım.
28.
Ve neden ötürü onu itham ettiklerini bilmek istiyerek onların Millet meclisine
kendisini indirdim.
29.
Kendi şeriatlerine dair meseleler için itham olunduğunu buldum, ancak ölüme
veya zincire lâyık bir töhmetini bulmadım.
30.
Ve bu adama karşı bir düzen kurulacağı bana bildirilince, onu hemen sana
gönderdim. Senin önünde ona karşı söylemelerini şikâyetçilerine de emrettim.
31.
İmdi askerler kendilerine emrolunduğu gibi Pavlusu alıp geceleyin Antipatrise götürdüler.
32.
Ertesi gün onunla beraber gitmek üzre atlıları bırakıp kaleye döndüler.
33.
Onlar da Kayseriyeye gelip mektubu valiye verdikleri zaman, Pavlusu da
karşısına çıkardılar.
34.
O da mektubu okuyunca, hangi vilâyetten olduğunu sordu; ve Kilikyadan olduğunu
anlayınca:
35.
Şikâyetçilerin de geldikleri vakit, seni dinliyeceğim, dedi; ve Hirodes
sarayında tutulsun diye emretti.